SÜNEN EBU DAVUD

Bablar    Konular    Numaralar  

TAHARA BAHSİ

<< 154 >>

DEVAM: 60. Mestler Üzerine Meshetmek

 

حَدَّثَنَا عَلِيُّ بْنُ الْحُسَيْنِ الدِّرْهَمِيُّ حَدَّثَنَا ابْنُ دَاوُدَ عَنْ بُكَيْرِ بْنِ عَامِرٍ عَنْ أَبِي زُرْعَةَ بْنِ عَمْرِو بْنِ جَرِيرٍ أَنَّ جَرِيرًا بَالَ ثُمَّ تَوَضَّأَ فَمَسَحَ عَلَى الْخُفَّيْنِ وَقَالَ مَا يَمْنَعُنِي أَنْ أَمْسَحَ وَقَدْ رَأَيْتُ رَسُولَ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ يَمْسَحُ قَالُوا إِنَّمَا كَانَ ذَلِكَ قَبْلَ نُزُولِ الْمَائِدَةِ قَالَ مَا أَسْلَمْتُ إِلَّا بَعْدَ نُزُولِ الْمَائِدَةِ

 

Bbu Zur'a b, Amr b. Cerir'den demiştir ki; (Dedem) Cerir küçük abdestini bozduktan sonra abdest alıp mestler üzerine mesnetti ve: "Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) i meshederken gördüğüm halde (artık) beni meshetmekten ne alıkoyabilir?" dedi.

 

"Ancak bu (Resulullah'ın meshetmesi) Maide Suresinin inmesinden önce idi (galiba)?" dediler. O, (şöyle) cevap verdi: "Ben Maide Suresi indikten sonra müslüman oldum.”

 

 

Diğer tahric: Buhari, salat; Müslim, tahare; Tirmizî, tahare; Nesai tahare; İbn Mace, tahare

 

AÇIKLAMA:     Bu Hadisten Hz. Cerir'in sorulan bir soru üzerine cevap vermek maksadıyla bu sözleri söylediği anlaşılıyor, ibn Mace'nin rivayetine göre Cerir'in ayaklarındaki mestlere meshetmesi üzerine "Sen böyle mi yapıyorsun?" denilmiş, o da cevap makamında bu sözleri söylemiştir. Buhari'nin rivayetine göre ise, Cerir'e Resul-i Ekrem (s.a.v.)’in abdest alışı sorulunca (işte böyle alırdı, demek için) bunları söylemiştir.

 

Taberinin A’meş yoluyla gelen rivayetinde ise soruyu soranın Hemmam b. Haris olduğu belirtiliyor. Cerir'in ayaklarını meshettiğini gören bazı kimselerin, "Senin bu abdest alış şeklin, Maide Suresi inmeden evvel vardı. Maide suresi indikten sonra ayağa meshetme izni kaldırılmıştır" demeleri üzerine Cerir (r.a.) şu cevabı vermiştir: "Ben Maide Suresi indikten sonra müslüman oldum" Bu sözüyle Cerir (r.a.) "Ben Resul-i Ekrem'in mestli ayağına bu şekilde meshederek abdest alışını Maide Suresi indikten sonra gördüm. Binaenaleyh sizin; Maide suresi ayaklara meshetmenin hükmünü kaldırmıştır, demeniz yanlıştır" demek istemiştir. Maide Suresi'nden kastedilen ise abdest ayetidir. Bu ayet Beni Mustalık gazvesinde nazil olmuştur. Cerir ise, ondan sonra müslüman olmuştur. Buna göre bu abdest ayetinin hükmü, yani ayakların yıkanması emri mest giymeyenlerle ilgili genel bir emirdir. Cerir (r.a.) hadisi ise, ayağında mest bulunan kimselerin ayaklarına meshedebileceklerini beyan ederek meshin hükmünü, yıkamanın umumi hükmünün dışına çıkarmaktadır. İbn Münzir, İbn Mübarek'ten, sahabe-i kiram arasında meshin caiz olup olmadığı üzerinde en küçük bir ihtilafın bulunmadığını nakletmektedir. Maide Suresi'nin inmesinden sonra da sahabe-i kiram ayaklarına mesh etmişlerdir. İbn Hacer, Fethu'l-Bari isimli eserinde diyor ki, hadis alimlerinin söylediklerine göre» mestler üzerine mesh verme ile ilgili hadisler matevatir derecesindedir. Bazı alimler ravilerinin sayısı sekseni aştığını, aralarında aşere-i mubeşşerenin de bulunduğunu söylemektedirler.

 

Ahmed b. Hanbe! de meshin caiz olduğuna dair sahabe-i kiramdan kırk kadar merfu' hadis bulunduğunu söylemektedir.

 

İbn Abdiiberr de yine 40 kadar sahabe’nin Resul-i Ekrem (s.a.v.)'den meshin caiz olduğuna dair hadis rivayet ettiklerini kaydeder.

 

Ebu'l-Kasım b. Mende ise, mesh'in caiz olduğunu rivayet eden 80 tane sahabe ismini vermektedir.